Hacda Vakfe Ne Zaman Yapılır

Vakfe: Durmak, ayakta dikilmek, duraksama gibi anlamlara gelir. Dini bir terim olarak ise; Hac yapan kimselerin, belirli vakitte Arafat ve Müzdelife’de durmasını ifade eder.

Arafat; Mekke-i Mükerreme’nin güney doğusunda bulunan bir bölgedir.

Arafat vakfesi, haccın iki rüknünden biri olur ve farzdır. Hac yapacaklar için Arafat’ta durma zamanı Zilhicce ayının dokuzuna rastlayan arefe gününün zeval vaktinden itibaren Kurban bayramı ilk gününün fecrinin doğuşuna kadar olan zamanın her hangi bir kısmıdır. Bu müddet içinde bir an bile olsa beklemekle bu farz yerine getirilmiş olur. Bu Arafat’ta uyanık olmakla, uyumak veya baygın olmak durumları için aynıdır. Önemli olan orada bulunmaktır.

Belirtilen süreden önce veya sonra Arafat’ta durmakla “vukuf” farizası yerine getirilmiş olmaz. Ancak Zilhicce’nin hilalinde şüphe olur da Zilkade otuz gün olarak tamamlanmış bulunur ve sonradan Zilkade’nin yirmi dokuz gün olduğu anlaşılırsa, bu takdirde Arafat’ta durmanın ilk kurban bayramı gününe rastlamış bulunması istihsan yolu ile caizdir ve yeterlidir.

Hacıların arefe günü sanarak Arafat’ta durdukları günün tevriye (Zilhicce’nin sekizinci) günü olduğu anlaşılırsa, bu bekleme yeterli olmaz. Arefe günü tekrar durmaları gerekir. Şu kadar ki, bütün insanlar tarafından vakfe ve farz tavaf yapıldıktan sonra haccın sahih olmadığına (bir gün önce yapıldığına) dair ortaya çıkacak haberler ve şahitlikler artık geçersizdir.

Hacılar arefe günü güneş battıktan sonra Arafat’tan Müzdelife’ye geçerler ve burada akşam ile yatsı namazını cem ederek, yatsı namazının vaktinde kılarlar. Sabaha kadar burada kalır dua ederler. Bayram günü sabah namazını burada kıldıktan sonra Mina’ya hareket ederler. Müzdelife vakfesinin sahih olması için; vakfe yapanın hac için ihrama girmiş olması, Arafat vakfesini yapmış olması, Müzdelife sınırları içinde yapılması ve Zilhicce’nin dokuzunu, onuna bağlayan gece yapılması gerekir.

Arafat meydanının ortasında “Cebel-i Rahmet” yanında kıbleye karşı durup Allah’a ayakta dua edilmesi daha faziletlidir. Burası, manevi değeri çok büyük olan bir yerdir. Dünyanın her tarafından akın edip gelen ülkeleri, dilleri, renkleri başka olan; Lakin düşünce ve amaçları aynı olan yüz binlerce Müslüman, Arafat’ta kefenlere bürünmüş, kabirlerinden dirilmiş mahşer meydanında toplanan bir muhteşem insan kitlesini canlandırır. Bunların hep birden Allah’tan bağış dilemeleri ve ikram beklemeleri, melekleri bile heyecana getirecek yüksek ve ruhani bir manzara meydana getirir.

Benzer Konular: