Hac kelimesi sözlük anlamı olarak “yönelmek, ziyaret etmek” anlamına gelmektedir. Dini bir terim olan hac; yılın belirli günlerinde kurallarına uygun olarak yapılan, Arafta ayakta durmak ve Kabe’yi tavaf etmek olarak tanımlanmıştır. Bu kutsal yerleri belirli zamanlarda ziyaret eden kişilere de hacı adı verilmektedir.
Kabe ile birlikte diğer belirli kutsal yerlerin ziyaret edilmesi hac, sadece kabe ziyareti ise umre olarak tanımlanır. Yapılan hacda kabe ziyaret edilmekte, tavaf yapılmakta, Arafat’da vakfe yapılmakta, Mina’da şeytan taşlanmak ve kurban kesilmektedir.
Haccın icra edilme şekline göre bazı farklı isimler kullanılmıştır.
- Temettü haccı: Hac ve umrenin ayrı ayrı ihramla yapılmasına denilmektedir.
- İfrad haccı: Umre yapılmayan hacca denilir.
- Kıran haccı: Hac ile umrenin aynı ihramda yapılmasına denilmektedir.
İslam öncesi toplumlarda da hac bir tapınma şekli olarak yapılmaktaydı. Araplar, belirli aylarda savaş yapmazlar bu ayları hac, ticaret gibi işler için değerlendiriyorlardı. Araplar yaptıklar bu hac esnasında Kabeyi, kutsal yerleri ziyaret ederek taptıkları şeyleri yüceltir, kurbanlar keserler etlerini de konuklara dağıtırlardı.
İslami kaynaklarda hac ve ritüeller İbrahim (a.s)’a dayandırılmaktadır. İbrahim peygamberin eşi Hacer ve bebek olan oğlu İsmail’i Mekke’de bırakır. Çölde susuz ve aç kalan Hacer validemiz Safa ve Merve tepelerine çıkarak birilerini bulmaya çalışır. Vadiye indiğinde İsmail’i bulamaz, iki tepe arasında 7 kere koştuğu ve sonunda İsmail’i bulduğu rivayet edilir. Bir rivayete göre Cebrail (a.s)’ın diğer rivayete göre ise İsmail (a.s)’ın ayağı ile kumu eşeleyip zemzem suyunun çıkmasını sağlamıştır. İbrahim peygamber yıllar sonra Filistin’den ailesinin yanına gelir. Rüyasında İsmail (a.s)’ın kurban edilmesi istenmektedir. Mina’ya İsmail’i kurban etmeye giden İbrahim peygambere şeytan musallat olmaktadır. Şeytanı taşla kovalar. İsmail tam kurban edilecekken gökten bir koç indirilir ve İsmail (a.s) kurtulur.
İbrahim peygamber oğlu İsmail ile Kabe’yi inşa ederler. Peygamberin inşaat esnasında üzerine çıktığı taştaki ayak izine Makam’ı İbrahim adı verilmiştir. Kabe tamamlandığında köşesine Hacer-i Esved denilen taşı yerleştirerek haccın başlangıç ve bitiş noktasını belirlemiş oldular. İlk İslam haccı Hz. Ebubekir hac emirliği ile hicretin 9.senesinde, ikincisi de Hz. Muhammed (a.s) ilk ve son haccı olan Veda Haccı ile gerçekleştirilmiştir.