Amberiye Cami

Amberiye Cami, Medine’de Osmanlı sultanı Abdülhamit Han’ın yaptırmış olduğu bir camidir. Beyaz kubbesi, kesme taştan inşa edilmiş ölçülü minaresi ve sağlam yapısı ile Osmanlı devletinin Medine hizmetlerine şahitlik ediyor.

Amberiye cami, Medine de tren istasyonunun hemen yanında bulunmaktadır.Abdülhamit han tarafından inşa ettirilen bu eser, Osmanlı devletinin peygamber şehrine kazandırdığı onlarca eserden bir tanesidir. Hicaz demiryolunun hizmette bulunduğu yıllarda, Medine’de inen hac ve umre yolcuları bu camide hem namazlarını kılar hem de yorgunluklarını giderirlerdi.

Amberiye cami, mescidi nebeviye birkaç kilometre mesafededir.Osmanlı sultanları bazı sebeplerden dolayı hac görevlerini yerine getirmezlerdi. Bundan dolayı yerlerine bazı kimseleri Hac’a gönderirlerdi. Bir hac mevsiminde sultan Abdülhamit han, hac farizasını yerine getirmek üzere vezirini görevlendirir. Yıldız sarayından vezirini dualarla ve kutlu toprakların insanlarına verilmek üzere türlü türlü hediyelerle uğurlar. Ve vezirinden bir istekte bulunur. Hac dönüşünde Ravza-i Mutahhara’dan’ bana bir avuç toprak getir’ der.

Vezir, hac ibadetini yerine getirir. Mekke-i Mükerreme de tavaf eder. İslam dünyasından gelen Müslümanlarla tanışır. Büyüklere saygılı, küçüklere sevecen davranır. Fakirlere, Sultan’ın vermiş olduğu emanetleri dağıtır. Arafat’ta vakfeye durur. Mina’da şeytan taşlar. Mekke’den Medine’ye giderken, peygamberimizin çektiği sıkıntıları düşünür. Baki Kabristanı’nda dünyanın geçiciliğini anlar. Vezir, hac görevini tamamlar. yorgun bir şekilde, Arafatta ilahı affa uğramış yüzlerce hacı birlikte İstanbul’a gelmek için trene biner. Trende padişahın ricası aklına düşer. Tren hareket etmek üzeredir. Mescidi- nebeviye gidip toprak almaya zaman kalmamıştır. Trenden inerek istasyonun yanındaki boş araziden bir avuç toprak alır.

İstanbul’a vardığında padişah onu bir kardeşi gibi karşılar. Sarılır. Efendimizin(sallallahu aleyhi ve sellem)in kokusunu hissetmeye çalışır. Ve sözü, Ravza-i Mutahhara toprağına getirir. Vezir, kadife bir kesenin içine koyduğu toprağı sultan Abdülhamit Han’a verir. Abdülhamit han itinalı bir şekilde ve hürmet ile toprağı avuçlarının içine alır. Koklar, bir daha koklar… Döner, Vezir’ine’bu toprağın amberi var. Lakin miski yok’ der. Vezir şaşırır. Ve doğruyu itiraf eder. Bunun üzerine padişah, vezir’in toprak aldığı yere bir mescit inşa edilmesini talep eder. Bir sonraki hac mevsimine kadar Medine-i münevvere tren istasyonu karşısına beyaz kubbeli mescit inşa edildiğinde ismi hazırdır: Amberiyye Mescidi.

Benzer Konular: